Sıfır Noktasındaki Kadın / Neval El Seddavi

12115750_1669676083245828_678471196814282646_n

Firdevs kalabalık bir ailenin hiç fark edilmeyen kız çocuklarından biri. Çok zeki, okumak istiyor ama şeriat hükümlerince kız çocuklarının okuması yasak. Bu söz konusu dahi değil..
Firdevs amcasının yanında kalmaya başlıyor. Amca tarafından tacize uğruyor, ama tabi kızımız tacize uğradığının farkında bile değil. Yanına oturduğum zaman amcam eteğimin altından bacağımı okşardı diyor, açık açık sevemezdi ama gizli gizli dolaşırdı eli vücudumda diyor. Firdevs bunu, yaşının verdiği masumiyetle, bir sevgi ifadesi gibi görüyor.. Amcası tarafından yaşlı bir adama veriliyor fridevs, dine göre yaş farkının bir ehemmiyeti de yok zaten. Adam yemek yedikten sonra, sofrada arta kalan yemekleri yiyor, karşısında hiç konuşmuyor, ne isterse yapıyor ama dayak yemekten bir türlü kurtulamıyor… Kocasını anlatırken yüzündeki yaradan bahsediyor Fridevs, kocaman bir çıban vardı yüzünde, o kadar büyüktü ki üzerime geldiğinde o yaranın beni yutacağını sanırdım. Bazı günler yara açılır, oluk oluk iltihap akardı yaradan, kafamı çevirirdim, o işini bir an önce bitirsin diye dua ederdim diyor.. Yediği dayaklar canına tak ediyor. Burnu kırılmış Fridevs’in, ön dişleri yok.. Öleceğini sanıyor. Can havliyle sokağa atıyor kendini. Karşısına bir adam çıkıyor. Karnını doyuruyor Fridevs’in. Eve götürüp yaralarını sarıyor. Bir müddet sonra adam kızı pazarlamaya başlıyor. Dayaklar, işkenceler de devam ediyor… Fridevs kaçıyor bu adamdan da.. Bu işi profesyonelce yapmaya başlıyor. Para karşılığında erkeklere birlikte oluyor. Ama erkekleri o seçiyor. Bunu bir güç gibi görmeye başlıyor. Artık köle değil, efendidir. Ve o kiminle ve ne zaman olacağına kendisi karar vermektedir.
Tabi erkekler yine huzur vermezler ona. Bu efa da haraç isteyen biri çıkar karşısına. O pazarlamaya başlar, ve her birliktelikten pay almaya başlar zorla. Dayaklar, işkenceler görür, ölümle tehdit edilir… Frides can havli ile bu adamı öldürür. Ve gider teslim olur.
Fridevs idam cezasına çarptırılır.

Bir devlet büyüğü fridevs’in, misafir olan başka bir “devlet büyüğü” ile birlikte olmasını ister. Mevzu bahis ülkesinin geleceği, itibarıdır. Fridevs kabul etmez bunu. Hatta birlikte olursa idamdan kurtulacağı da söylenir.

“Reddetmem onun arzusunu daha da kamçılamıştı. Her gün bir polis yolluyor, polis her gün başka bir yaklaşım sergiliyordu. Ama ben hep reddettim. Bir keresinde para teklif etti. Başka birinde beni hapse atmakla tehdit etti. Üçüncüsündeyse bir devlet başkanını reddetmemin büyük bir adama hakaret sayılacağını, iki ülke arasındaki ilişkilerde gerginlik yaratacağını açıkladı. Ülkemi gerçekten seviyorsam, yurtseversem, hemen ona gitmem gerektiğini söyledi. Polise yurtseverlik hakkında hiçbir şey bilmediğimi, ülkemin bana hiçbir şey vermemekle kalmayıp, onurumla gururum dahil her şeyimi aldığını söyledim. Söylediklerimin polisin ahlaki gururunu derinden sarstığını şaşırarak fark ettim. Bir insan nasıl yurtsever olmazdı? Polisin savunduğu şeyin rezilliğine, içine düştüğü açmaza, çifte ahlaki yargılarına kahkahalarla gülmek geldi içimden. Sıradan bir pezevengin yapacağı gibi bir fahişeyi alıp bu önemli şahsın yatağına götürmek istiyor, gene de yurtseverlikten ve ahlaki değerlerden gururlu bir edayla söz edebiliyordu. Ancak adamın yalnızca emirlere uyduğunu, ona verilen emri kutsal bir ulusal görev katma yükselttiğini anladım. Beni hapse atmakla önemli bir adamın yatağına götürmek arasında fark yoktu. Her ikisinde de polis kutsal bir görevi yerine getirmiş olacaktı.”

Yorum bırakın